Bakan Pekdemirli, Cumhuriyet tarihinde ilk kez gerçekleştirilen 1'inci Su Şurası'na katıldı.

Bakan Pakdemirli, suya hiçbir zaman sadece tarım ve orman boyutuyla bakmadıklarını belirterek, "Bizim hedefimiz; her bir vatandaşımızın, bugün de yarın da temiz suya erişimini sağlamak, su kaynaklarımızı korumak, verimli kullanmak ve suyumuzu geleceğe umutla taşımak oldu. Su Şurası, bu hedefe ulaşmak için bizim yol haritamızdır. Su Şurası'nda alınan kararlar, gelecek nesillerimiz için; suyun, gıdanın, medeniyetin, temiz enerjinin güvencesi olacaktır. Su, sınırsız bir kaynak değildir. Son yüzyılda; artan nüfus, sanayileşme, plansız kentleşme ve endüstriyel tarıma geçişle birlikte küresel su kullanımı 6 kat artmıştır.

Su, bu yüzyılın en kıymetli ve en stratejik kaynaklarından birisi haline gelmiştir. Sanayi devriminden bugüne, son 200 yılın en sıcak dönemlerini yaşıyoruz. Su döngüsünde ciddi değişimlere şahit oluyoruz. Bazı bölgelerde aşırı yağış ve sellere, bazı bölgelerde kuraklığa maruz kalıyoruz. Dünyada son 50 yılda; sel, fırtına, kuraklık gibi doğal afetlerin sayısı 5 kat arttı. 2050 yılına kadar yüzde 10 ila 25 arasında bir düşüş bekleniyor. Kısacası, artık suya göre bir düzenin kurulacağı, küresel mücadelelerin odak noktasında suyun olacağı zamanlara girdik, giriyoruz" dedi.

"Sonuç belgesi bu ayın sonunda açıklanacak"

Bakan Pakdemirli, Su Şurası Sonuç Belgesi'ni ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklayacağını ifade ederek, "Bunun yanında, 84 milyon vatandaşımızın suyla ilgili görüşlerini, varsa projelerini almak için 'susurasi.gov.tr' web sayfası içinde 'Fikrini Bildir' bölümünü oluşturduk. Sözün özü, her bir fikri dinledik, her öneriyi not ettik. Bu raporlar doğrultusunda, her bir çalışma grubu için sonuç belgeleri hazırlandı.

Bu ayın son haftasında, tüm sonuçlar değerlendirilerek, nihai belgemiz olan Birinci Su Şurası Sonuç Belgesi, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuna açıklanacaktır. Ardından hiç vakit kaybetmeksizin, 2019 yılında 15 yıl aradan sonra düzenlediğimiz 3'üncü Tarım Orman Şurasında yaptığımız gibi eylem planımızı oluşturup, faaliyetlere başlayacağız. Suyu korumanın en etkili yolu, kaynağında korumaktır. Suyu kaynağında korumak için barajlarda biriktirilen suların buharlaşma kayıplarını asgari düzeye indirecek çalışmalar yürütüyoruz. Sosyo-ekonomik şartları daha etkin kullanıp, su verimliliğine yönelik projelere hız vereceğiz.

Özellikle kentlerde sürdürülebilir su verimliliğini hedefliyoruz. Bildiğiniz üzere ülkemizde belediyelerdeki kayıp-kaçak oranı yüzde 35'lerin üzerinde. Sadece 2020 yılı için şebekelerdeki su kayıplarına bağlı finansal kayıp miktarı 1,9 milyar lirayı aşıyor. Büyükşehir ve il belediyelerinde su kayıplarını, belediyelerle yakın iş birliği içinde 2023 yılına kadar yüzde 30'a indirmeyi, 2028 yılına kadar ise yüzde 25'in altına çekmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, içme suyu fiyatlandırma esaslarının ülke genelinde belirlenmesi ve uygulanmasının sağlanması ile suyun verimli kullanımına yönelik çalışmalarımız olacak" ifadelerini kullandı.

"TBMM'ye sunmak istiyoruz"

Şura kapsamında, Su Kanunu'nun taslak metnini de yeniden gözden geçirdiklerini dile getiren Pakdemirli, "Su Kanunu'nu, suyun tek elden yönetimi hedefimiz çerçevesinde, tüm paydaşların görüşlerini alarak, ortak akılla değerlendirdik. Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğimiz Şura Sonuç Bildirgesi ile birlikte İnşallah Su Kanunu'nu da TBMM'ye sunmak istiyoruz" dedi.