Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Büyük Trabzonlular Buluşması'ndaki konuşmasında, Van'da siyasi tarihinin en büyük mitingini yaptığını, Adıyaman mitingininin de çok büyük olduğunu söyledi.

Etkinliğin yapıldığı Sinan Erdem Spor Salonu'nda da bugün Trabzon'dan bir mesaj verildiğini ifade eden Erdoğan, "Ülkemizin ve dünyanın farklı köşelerini 'Bize her yer Trabzon' diyerek sılaya çeviren kardeşlerime selam gönderiyorum." diye konuştu.

Ölümünün 10. yılında Muhsin Yazıcıoğlu'nu da rahmetle yad eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin Yazıcıoğlu'nu cesaretiyle, yiğitliğiyle, samimiyetiyle ve vesayetçiler karşısındaki dik duruşuyla hatırlayacağını kaydetti.

Erdoğan, mitingler yaptığı Ağrı, Muş, Van ve Adıyaman'ın selamlarını getirdiğini söyleyerek, 4 şehirdeki mitinglerinin muhteşem olduğunu, Muş'ta yağmur olmasına rağmen katılımcıların dağılmadığını dile getirdi.

"Yalan yanlış konuşuyorlar"

Gittikleri her yerde büyük bir teveccühle karşılandıklarını dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"İnsanlarımıza Türkiye'nin ve şehirlerinin son 17 yılda nereden nereye geldiğini rakamlarla, videolarla, tablolarla tek tek anlattık. Hamasete, popülizme asla tevessül etmedik. Hiç kimseye iftira atmadık, kara çalmadık. Muhalefet, meydanları çamur siyasetiyle yalan, bühtan siyasetiyle kirletirken biz yaptıklarımızdan ve yapacaklarımızdan bahsettik. Önce milletimize 17 yılın karnesini gösterdik, sonra desteklerini talep ettik. Önce vatandaşımıza 5 yılın hesabını verdik, sonra gelecek 5 sene için icazet istedik. Biten yatırımlarımızla beraber devam eden projelerimizi, bunların ne aşamada olduğunu, ne zaman biteceğini de insanımıza izah ettik. Şehirlerimize önümüzdeki dönemde hangi yatırımları kazandıracağımızı yine milletimizle tek tek paylaştık. Biz böyle bir seçim kampanyası yürütürken muhalefetin neler yaptığını, neyle meşgul olduğunu sizler de bizzat gördünüz. Biz Sivas'tayken, Rize'deyken, Trabzon'dayken onlar hala Ankara'da bölücü örgütün uzantılarıyla pazarlık yapıyorlardı. Bu pazarlıkta kim nerede, kiminle omuz omuza olacak, bunu konuşuyorlardı. Bugün Adıyaman'da da bunu gördük. Bunları anlamak mümkün değil. Nasıl oluyor da hiçbir zaman bir araya gelmelerinin mümkün olmayacağı bu siyasi partiler şimdi bir araya geliyor. Burası çok anlamlı. Düşünün CHP, HDP bir araya geliyor. Fakat açıklayabiliyorlar mı? Hepsi de inkar ediyor. Artık belgeler elde. Bütün bunlara rağmen yalan yanlış konuşuyorlar. Biz milletimizle kucaklaşırken onlar Ankara'da hala liste kavgası, isim, rant kavgası veriyordu. Seçmeni ancak sandık günü iyice yaklaşınca hatırladılar. Bu dönemi de 3-5 salon toplantısıyla 2-3 gazete röportajıyla atlatmaya çalışıyorlar."

Erdoğan, konuşması esnasında Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde 15 Mart'ta cuma namazı sırasında iki camiye düzenlenen terör saldırısı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylemlerine ait görüntüleri izletti.

Kılıçdaroğlu'nun saldırı sonrası söylemlerini eleştiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bir şey söylememe gerek var mı? Şu adamın söylediğine bak. 'İslam dünyasından kaynaklanan terör.' diyor. Bu adam bu ülkenin yeri geldiği zaman 'Bu ülkenin yüzde 99'unu Müslüman.' demiyor mu? Diyor. Peki sen 'İslam dünyasından kaynaklanan terör.' nasıl dersin? Sen niye çalışıyorsun? Sen bu ülkenin herhalde Müslüman olduğunu unuttun. Önce kendini bir aynanın karşısına geç, bir gözden geçir. Sen nesin? Bu ülkede birisinin kalkıp da 'İslam dünyasından kaynaklanan terör dediği' zaman bizden alacağı cevap bellidir. Sen bir defa kantara çık. Nesin, ortaya çıksın. Bay Kemal'in ortaya koyduğu adayın da herhalde ondan farkının olmadığını göreceksiniz. Böyle bir genel başkanın böyle bir adayının faydası olabilir mi? Burasını Konstantinopol yapmak isteyenlerin aynen bu da kovasına su taşıyor. Burası Konstantinopol, Allah'ın izniyle olmayacak. Burasının adı İslambol, bunu böyle bilesiniz. Böyle de yürüyecek."

"Ayasofya'yı tekrar aslına rücu ettiririz"

Erdoğan, yakın zamanda katıldığı bir televizyon programında Ayasofya ile ilgili ücretsiz giriş konusunda değerlendirmelerde bulunduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:

"Dediler ki Ayasofya ile ilgili olarak, hala ücretli olarak mı girilecek?' Ben de kendilerine dedim ki... Hayır Ayasofya'ya girişi ücretsiz hale getirebiliriz. Ve sadece ücretsiz hale getirmek değil. Seçimlerden sonra Ayasofya'yı tekrar aslına rücu ettiririz. Bu ne demektir? Yani Ayasofya'yı müze olmaktan çıkarıp Ayasofya'yı cami ismiyle müsemma hale getiririz. Şimdi, Trump Kudüs'ü kalkıyor başkent ilan ediyor. Öyle mi? Golan Tepeleri'ni işgalci İsrail'e çekiyor öyle mi? Siz de Türkiye'den bir cevap alacaksınız tabii... Alacaksınız. Biz şu anda her şeyden önce İslam İşbirliği Teşkilatı'nın dönem başkanı olarak bunlara bir cevap vermemiz gerekmiyor mu? Biz de şimdi mesuliyetimizin gereği olan bu cevabı verdik, veriyoruz ve vereceğiz. Onun için 31 Mart bir beka meselesidir. Bunu böyle biliniz. Onun için çok çalışacağız. Hele hele Ankara, İstanbul, İzmir buralar bizim için büyük önem arz ediyor."

"El ele vereceğiz, bu işi bitireceğiz"

Erdoğan, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu hakkında "Trabzonluluk" üzerinden kampanya yapıldığını ifade ederek, "Bunun istismarını yapanlar var. Ben de diyorum ki, bakın bu akşam burada 3 bakan konuştu. Bunların içinde içişleri bakanı var, Trabzonlu. hazine ve maliye var, Trabzonlu. Sanayi ve teknoloji var, Trabzonlu. Bir de grup başkanvekili var, o da Trabzonlu. İl başkanım o da Trabzonlu. Bunlar bizim uşaklarımız değil mi? Bunlara en güzel cevabı inşallah pazar günü sandıkta verelim. Yalan yanlış konuşanlar bunu görsün. Evelallah ben hemşehrilerime güveniyorum. Zaten Cumhurbaşkanınız da Rizeli. El ele vereceğiz, bu işi bitireceğiz." diye konuştu.

"Suriye'nin toprağını İsrail'e peşkeş çekiyorsun"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika'nın Golan Tepeleri kararına ilişkin de şunları söyledi:

"Ayın 9'unda seçim var. Seçim var diye Netanyahu'yu Trump Amerika'ya çağırıyor. Orada Golan Tepeleri'yle ilgili imza atıyor. Sen kimin arazisini kalkıp da orada hemen bir imzayla Netanyahu'ya veriyorsun? 1967 BM kararı var. BM'nin kararında buranın tamamıyla Suriye'ye ait olduğu söylenirken, sen nasıl oluyor da bunu İsrail'e peşkeş çekiyorsun? Böyle bir yetkin, hakkın yok. Nitekim AB bunu kabul etmiyor, İslam İşbirliği Teşkilatı olarak bizler etmiyoruz, Rusya kabul etmiyor, Çin kabul etmiyor, BM Güvenlik Konseyi'nden böyle bir şey çıkarman mümkün değil. Ali kıran başkesen... Var mı böyle bir şey? Biz hangi dünyada yaşıyoruz? Hakkı haykırmak, hakikatleri cesaretle dillendirmek bizim görevimizdir: Nasıl 82 milyonun üzerine titriyorsak, yurt dışındaki 6,5 milyon kardeşimize sahip çıkmak boynumuz borcudur. Nasıl işgalcilere karşı Kudüs'ün hakkını savunuyorsak, neo-nazi terörüne karşı insanımızın hakkını, hukukunu savunmak da bizim görevimizdir. Muhalefet anlamasa da Bay Kemal ırkçıların ağzıyla konuşsa da bu meseleyi sonuna kadar takip edeceğiz." 

"Bunlara bir Osmanlı tokadı yapıştırmamız lazım"

"İstanbul'da 3 milyon Kürt kardeşimiz var" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Onların oyu da İmamoğlu'na gidecekmiş. Var mı böyle bir şey? Öyleyse Kürt kardeşlerimizle birlikte pazar günü bunlara bir Osmanlı tokadı yapıştırmamız lazım." diye konuştu.

Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ilişkin şunları söyledi:

"Bu adamın (Kılıçdaroğlu) hayatı yalan... Akşam yalan, sabah yalan. Yalanı bu kadar kolay kullanan birisi yok." 

"Milletimizin huzurunu bozamayacaksınız"

Bölücü terör örgütünün milletin huzurunu bozmasına izin vermeyeceklerini belirten Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Sizi Cudi'de inlerinizde vurduk, Gabar'da, Tendürek'te, Kandil'de vuruyoruz, vurmaya devam edeceğiz. Milletimizin huzurunu bozamayacaksınız."