AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Habibe Öçal, AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin hakkındaki paylaşıma ilişkin, "Özlem Zengin Hanımefendinin ve onun şahsında tüm kadınların uğradığı bu küfür ve hakaretlere zemin oluşturan, sizin hadsiz, kindar ve tehditkar muhalefet anlayışınızdır." dedi.

Öçal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, "28 Şubat arifesindeyiz. Hala bunları konuşmak, 28 Şubat sürecinde temel hakları elinden alınmış ve acı çekmiş bir kadın olarak gerçekten çok zoruma gidiyor. Siz hala mı aynı seviyedesiniz? Hala mı o çukurdan çıkamadınız?" diye sordu.

Türkiye'de kadının kamusal alanda hak ettiği yeri almasının, özellikle başörtülü kadının temel insan hakları seviyesinde değer görmesinin uzunca bir zaman aldığına dikkati çeken Öçal, yaşanılan bu sıkıntılı günlerin sona erdiğine inandıklarını söyledi.

Toplumun ve siyasetin belirli bir seviyeye geldiğine kalben iman ettiklerini dile getiren Öçal, şunları kaydetti:

"Grup Başkanvekilimiz Özlem Zengin'e yapılan bel altı saldırılar ve özellikle de kadın kimliğiyle alakalı kurulan hakaret ve aşağılama cümleleri, cinsellik ve erkek dili kullanılarak yapılmaya sanki özellikle özen gösterilmiş. Kadına karşı kurulan her cümle, kullanılan her dil, bir insanın, bir topluluğun genel kültür seviyesini, medeniyetini, insanlığını da göstermektedir. Siyasi mücadele içinde tartışmalar, rakibinin söylemleri, görevleri konusunda tartışmak, demokrasimizin en doğal pratiğidir. Bu tartışmaları yaparken, muhatabınız bir kadınsa kaba ve aşağılayıcı bir erkek dili kullanmak, hangi kültürün, hangi geleneğin, hangi ahlakın, hangi medeniyetin göstergesidir?"

"Adamlık cinsiyet meselesi değil, şahsiyet meselesidir"

AK Parti olarak, hangi siyasi görüşten olursa olsun cinsiyetçi tavır, davranış, küfür ve hakaretlerin karşısında olduklarının altını çizen Öçal, "Ancak dün bir tartışmanın devamı olarak; avukat ve hukukçu Mert Yaşar, sosyal medya üzerinden AK Parti Grup Başkanvekilimiz Özlem Zengin'e çok ağır hakaret içeren, iğrenç bir paylaşımda bulunmuştur. Bu paylaşımı zikrederek buranın da havasını kirletmek istemiyorum. Bu lağım ağızlı şahsın, bir hukukçu ve bir avukat olarak bunu yapabilmesi de ayrı bir garabettir. Bu kişi hukuk sistemimizin içinde nasıl yer edinebilmiştir. Kutsal savunma hakkı bu şahsa nasıl emanet edilebilir? Erkek olabilirsiniz ama, unutmayın ki adamlık cinsiyet meselesi değil, şahsiyet meselesidir." ifadesini kullandı.

Habibe Öçal, Mert Yaşar'a "Sizi de bir ana doğurmadı mı? Siz ne yaşadınız da bir kadına bu cümleleri kuracak kadar şirazenizi kaybettiniz, bu kadar aşağılık bir cümle kurma cüreti gösterdiniz?" sorusunu yöneltti.

Öçal, "Siyasi tartışmaları kamplaşma ve kutuplaşma fırsatı olarak görüp, WhatsApp gruplarından linç çağrıları yaparken işlerin bu raddeye geleceğini bilmeme ihtimaliniz herhalde yoktu. Özlem Zengin Hanımefendinin ve onun şahsında tüm kadınların uğradığı bu küfür ve hakaretlere zemin oluşturan, sizin hadsiz, kindar ve tehditkar muhalefet anlayışınızdır. Günlerdir yürüttüğünüz linç kampanyanız sonuç vermiş, FETÖ-HDP-CHP ortaklığında yürütülen itibarsızlaştırma ve hakaret girişiminiz, insanlık değerlerini çiğneyen bir boyuta evrilmiştir." diye konuştu.

"Muhalefet olmanın da bir ahlakı, haysiyeti, şerefi olması" gerektiğini vurgulayan Öçal, "Kendi teşkilatlarınızda yaşadığınız, hatta köklü bir gelenek haline gelen taciz, tecavüz pratiklerinizi, seviyesiz, siyasi bir dile dönüştürmeniz toplumun ahlak, değer anlayışına ne kadar taban tabana zıt olduğunuzun da göstergesidir. Bu kadınlara karşı kullanılan çirkin imalar sizin eseriniz. Güttüğünüz siyasetin ulaştığı noktayla gurur duyabilir, eserinizle övünebilirsiniz." değerlendirmesinde bulundu.

Bu çirkin dili körükleyen, kullanan ve buna zemin oluşturan siyasetçileri, ajansları ve yapılanmaları Türk milletine ve kadınların hafızasına havale ettiğini belirten Öçal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son nefesimize kadar, mağdur edilen her kadının arkasında ve yanında olduğumuzu, Grup Başkanvekilimiz Özlem Zengin'in haklarını ve hukukunu korumak üzere kadınıyla, erkeğiyle, seçmeniyle, seveniyle hep birlikte hareket edeceğimizin ve bunun takibini bırakmayacağımızın altını çizmek istiyorum. Bağımsız Türk yargısından Mert Yaşar denen mahlukatın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyor, bu kurulan haysiyetsiz cümlelerin kadınlar olarak sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna açıklamak istiyorum."