Baba mesleğini sürdüren Hacı Ertürkmen,  çocukluk çağında klasik otomobillere ilgisi, yetişkinlik döneminde tutkuya dönüştü.



Otomobilinin ilgi çekmesinden memnun olduğunu, yine de tedirginlik hissettiğini belirten Hacı Ertürkmen, "Bu arabayı bebeğiniz gibi okşayıp, sevmeniz gerekiyor. Bilmeyen insanlar gelip üzerine oturuyor, araba yamuluyor" dedi.



Ertürkmen, klasik aracına bağlılığını, "Arabanın önüne atlıyorlar, kaç para olduğunu soruyorlar ama değeri parayla ölçülemez. Klasiklerle uğraşan insanlar bilirler. 'Allah sattırmasın' diyelim" sözleriyle anlattı.



Hacı Ertürkmen sözlerine şöyle devam etti; “babadan oğula başlayan bir tutkuydu bizim sevgimiz bu otomobillere olan ilgimiz, benim bu otomobillerle tanışman 12 yaşında başladı. Ben bu otomobillere o yaşlarda ilgi duymaya başladım ve yetişkinlik döneminde ise tutkuya, sevgiye dönüştü,  Kahramanmaraş sokaklarında gezerken çok güzel bir ilgi var. Duraklama yaptığımız zaman insanlar geliyor fotoğraf çekiliyorlar arabanın içine biniyorlar. Hatta bazı insanları bindirip gezdiriyorum insanların gönlünü etmek lazım, insanlar mutlu olunca yüzlerinde o tebessümü görünce ben de mutlu oluyorum.  Ve kesinlikle satmayı da düşünmüyoruz çünkü biz bu arabanın arka kısmında uyuyarak büyüdük. Çocukluğumuzdan beri gelen bir sevda bu insan gerçekten sevdiği zaman, değer verdiği zaman vazgeçemiyor, bağlanmışımız artık biz bu otomobille aramızda farklı bir sevda var. Para, bu otomobile olan sevdamı kesinlikle koparamaz farklı bir durumlar olur ona bir şey diyemem ama kesinlikle para otomobilime olan sevdamı koparamazlar.



Haber: Gökhan Çalı – Mehmet Deveci