Türk Diyanet Vakıf Sen Elbistan Temsilciği görevine Mustafa Pamuk’un atanması dolayısıyla Türk Diyanet Vakıf Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Kahramanmaraş İl Başkanı Veli Dinçaslan, Elbistan İlçe Müftü Vekili Abdullah Özgişi ve sendika üyelerinin katılımı ile program düzenlendi.


Türk Diyanet Vakıf Sen Elbistan İlçe Başkanı Mustafa Pamuk yaptığı konuşmada, görev arkadaşlarının hakları için mücadele edeceklerini söyledi.
Kahramanmaraş İl Başkanı Veli Dinçaslan da konuşmasında : “Cenabı Allah bu birlikteliğimizi daha da büyüterek hayırda hizmete bu sendikamızı da araç ederek yayılmasını cenabı Allahtan diliyorum. Bugün koskoca bir topluluk haline geldik. Davamıza vakarlı bir şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz. Şu an genele baktığımız zaman Türk Diyanet Vakıf Sen bir şemsiye görevi görüyor. Sığınak ve güven veren bir sendika konumundayız. Buna layık olarak hareket ediyoruz. Bizler Türkiye Cumhuriyeti devletinin harcıyız. Olmazsa olmazlarıyız, bu bilinçle hareket etmeye devam ediyoruz. Sefer bizden zafer Allahtan diyerek, Turan ilkesinde Türk İslam Birliğinde ve Kızıl Elmaya doğru Cenabı Allah bizi kadim bir yürüyüşle devam ettirsin inşallah” ifadelerini kullandı.


Birinci önceliklerinin maruz kalınan sistematik saldırılara karşı birlikte hareket etmek olduğunu belirten Türk Diyanet Vakıf Sen Genel Başkanı Nuri Ünal yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Diyanet işleri başkanlığı kurumumuz bilindiği gibi 3 Mart 1924 tarihinde devletimizin de kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuş ve bizlere emanet edilmiştir. Bugün itibarıyla gelinen noktada ve ülkemizin çevresindeki ülkelere de baktığımızda Diyanet İşleri Başkanlığının ne kadar önemli ne kadar değerli ne kadar özel bir kurum olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Kurumumuzu yıpratmadan diyanet işleri başkanlığımızın kuruluş felsefesini kuruluş anlayışını asla ve asla yok etmeden hani birilerinin diyanet kapatılsın diyanet şöyle olsun bu kadar bütçe ile ne iş yapıyorsunuz gibi sözlerine aldırmadan bize düşen görev bugün sayıları 140 bini bulan diyanet çalışanının bir ve bütün olmak gibi bir zorunluluğu vardır. Biz farklı anlayışlarda olabiliriz. Farklı dünya görüşlerimiz olabilir, farklı sendikalarda da olabiliriz ama bunların hiçbiri bizim Diyanet İşleri Başkanlığı personeli olmamızın önüne asla geçmemelidir. Memleketlerimiz farklı olabilir, düşüncelerimiz farklı olabilir ama hepimizin bir tane derdi vardır, o da bu millete layıkıyla hizmet edebilmektir. Bizler Türk Diyanet Vakıf Sendikası olarak kurulduğumuz tarihten itibaren yine bağlı olduğumuz Türkiye Kamu-Sen olarak kurulduğu tarihten itibaren bizim ilkemiz önce ülkemiz anlayışıyla kurulan teşkilattır. Bizim kuruluşumuzdan beri hep söylediğimiz ve bugüne kadar asla ve asla taviz vermediğimiz ilkeli, kararlı, sorumlu ama hepsinden önemlisi ahlaklı bir sendikal faaliyet içerisinde bugüne kadar geldik Allah’ın izni, sizlerin destek ve dualarıyla bundan sonra da aynı yolda yürüyeceğiz.”