Türkiye'deki balık tüketiminin dünyanın ve Avrupa'nın gerisinde olduğu ortaya çıktı.

Raporda, dünyadaki kişi başı ortalama balık tüketiminin 18 kg olduğu belirtilirken, bu miktarın Avrupa Birliği’nde ortalama 25 kg,  iken Türkiye’de kişi başı ortalama balık tüketimi 8 kg olup dünya ortalamasının çok altında olduğu kaydedildi.

Diyetisyen Sevgi Sevmez, balık üretimi açısından son derece yüksek potansiyele sahip olan bir ülke ve hatta şehir olmamıza rağmen tüketim konusunda ne yazık ki ortalamanın çok çok altındayız” dedi.

Diyetisyen Sevgi Sevmez, konuşmasına şöyle devam etti;



“Dünyada balık tüketim ortalaması 18 kg, Avrupa’da balık tüketimi ortalama 25 kg iken Türkiye tarama verilerine göre ortalama tüketim 8 kg’dır. Yani balık üretimi açısından son derece yüksek potansiyele sahip olan bir ülke ve hatta şehir olmamıza rağmen tüketim konusunda ne yazık ki ortalamanın çok çok altındayız.

Balık güçlü bir protein ve omega-3 kaynağı. Aynı zamanda selenyum, iyot, potasyum, D vitamini ve B vitaminleri gibi çeşitli vitamin ve minerallerden de zengin bir besin. Düzenli ve doğru balık tüketimi ile hastalıklardan korunmak ve yaşam kalitesini artırmak mümkün. Balık tüketiminin başlıca faydalarını sayacak olursam;

Bağışıklık Sistemini Destekleyici

Balık yüksek oranda omega 3 içermektedir. Omega yağ asitlerinin araştırmalar tarafından vücuttaki inflamasyonu azalttığı ve immün sistem yanıtlarını düzenlediği kanıtlanmıştır. Bu nedenle balık içeriğindeki omega 3 sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiriyor; kronik hastalıklara ve alerjik astıma karşı da koruyucu etki gösteriyor.

Kardiyovasküler Hastalıklara Karşı Koruyucu

Balık tüketiminin yüksek olduğu ülkelerde kalp hastalıklarına bağlı ölümün daha az olduğu biliniyor. 2017 yılında yapılan bir çalışmada haftada 5 veya daha fazla porsiyon balık tüketenlerin haftada 2-4 porsiyon balık yiyenlere göre inme riskinin % 12 daha düşük olduğu tespit edilmiş. Kan yağlarını dengeleyici, damar içi yağlanmayı azaltıcı, antihipertansif etki gösterici olduğunu gösteren çok fazla sayıda çalışmada mevcut. Ülkemizde en çok ölüm nedeni olan kalp hastalıklarını yenmek için balık tüketiminin arttırılması gerekli.

Kemik Sağlığını Arttırıyor

Protein, kalsiyum ve D vitamini de dahil olmak üzere balıkta bulunan besin ögeleri, kemik sağlığı ve gelişmesinde kritik bir rol oynuyor. Yağ açısından zengin balıklar önemli bir D vitamini kaynağıdır. Ayrıca hamsi gibi kılçıklı hali ile tüketilen balıklar ise kalsiyum için iyi bir kaynak. Kemik erimesi sorunu yaşayanlar, menopoz dönemindeki kadınlar ve yaşlılar için balık tüketimi kemik sağlığını arttırmak açısından oldukça kıymetli.

Formda Kalmana Yardımcı

Güvenilir bilimsel çalışmalar balığın yapısında bulunan uzun zincirli yağ asitlerinin insan vücut kompozisyonu iyileştirdiğini göstermekte. 2 geniş çaplı araştırmanın sonucu uzun zincirli yağ asitlerinden zengin beslenmenin vücut yağ kütlesini azalttığını ve bel çevresinin daralmasına yardımcı olduğunu belirtiyor. Ayrıca Omega-3 insülinin işlevini artırıp, Tip 2 diyabete karşı koruma sağlıyor. Hormon dengesinin iyi olması da formumuzu korumaya yardımcı olması nedeniyle bizim için önemli.

Beyin Gelişimi ve Zihinsel Performansı Destekliyor

Balık, iyottan zengin bir besindir.  Beyin ve sinir sistemindeki dokular kısmen yağdan oluşur ve DHA içeriği yüksek bir besin olan balık beyin ve sinir sistemi sağlığını korumada aktif rol oynayabilir. Bebek ve çocuklarda zeka gelişimini destekleyen balığın bileşimindeki DHA, görme ve nörolojik gelişimin sağlıklı bir biçimde gelişmesinde son derece etkin rol oynar. Ek olarak özellikle gebeliğin ilk üç ayında düzenli balık tüketen annelerin bebeklerinde öğrenme, algılama ve bebeklik döneminde kavrama, tutma gibi el fonksiyonlarının güçlü olduğu saptanmıştır.

Ne Kadar Tüketilmeli?

Tüm bu faydaları görebilmek adına haftada 2 kez 400-450 gram balık tüketmek gerekiyor. Ayrıca balığın yararlı yağı olan omega-3’den faydalanmak istiyorsanız balığı asla kızartmayın! Balıklar yüksek oranda ısı işlemi ile pişirildiğinde omega-3 içeriği büyük oranda kayba uğrar. Omega-3’ten faydalanabileceğin en doğru ve en sağlıklı pişirme yönteminin ise fırında veya buharda pişirme olduğunu unutmamak gerekiyor.

Balık Tüketimi ve Civa Riski?

Cıva, soluduğumuz hava dahil olmak üzere her ortamda belirli miktarlarda bulunur. Balıklarda da beslenme şekillerine ve yaşadıkları ortama bağlı olarak cıva bulunabilir. Türk Gıda Kodeksi’ne göre (2008); Balıkların 1 kg kas dokusunda en fazla 0.05 mg cıva olabilir. Her gün balık tüketmediğin sürece haftada 2-3 kez balık tüketimi civa riski teşkil etmeyen, güvenli bir limittir. Hamilelik sürecinde de bu öneriler dahilinde güvenli bir şekilde balık tüketebilirsin.

Civa içeriği yüksek balıklar: Köpek balığı, kılıç balığı, uskumru’dur. Civa içeriği düşük balıklar ise Mezgit, alabalık, tonbalığı, somon, sardalya, ringa’dır.” Haber: Gökhan ÇALI