Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları; 

Yurdumun dört bir köşesinden heyecanlarıyla buraya teşrif eden dava arkadaşlarıma hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum. İnsana hizmet siyasette ana amacımızdır. Yerel yönetimler insanımıza hizmetin ilk ve en öncelikli zeminidir. Demokrasinin kökleşmesi, kurumsallaşması yerel yönetimler sayesinde gerçekleştirilmektedir. İnsanımızla doğrudan temasın ilk yüzü yerel yönetimlerdir. 

'NAMERDE EYVALLAH ETMEYECEĞİZ'

Kalp kırmayacağız, kimseyi incitmeyeceğiz, kutuplaşmaya izin vermeyeceğiz. 'Ben' değil 'biz' diyeceğiz. Ama biz içindeki sayısız beni görmezden gelmeyeceğiz. Mert olacağız, namerde eyvallah etmeyeceğiz. Hukukun çizgisinden helalin yolundan asla savrulmayacağız. Millet sevdasından bir an olsun ayrılmayacağız. Çalışmaktan gocunmayacağız.

'ALLAH KORKUSU OLMAYAN BELEDİYE YÖNETİMLERİNİN SONU KARANLIKTIR

Varsın birileri dedikodu yapsın, biz işimize bakacağız. Dikkat ediniz, belediye haksız kazanç kapısı değildir. Belediye partizanlık, yandaşlık, yağcılık, beleşçilik, bencillik, beş yıllık saltanat demek hiç değildir. Allah korkusu olmayan belediye yönetimlerinin sonu karanlıktır. Geçmişte bu yola sapanlar, aramızdan birer birer ayrılıp gitmişlerdir. 

'SIRTIMIZDAKİ KENELERİ EL BİRLİĞİYLE TEMİZLEDİK'

Çıkarların ikmaline değil, haysiyetin ifasına, hizmetin idamesine dört elle sarılmak önem ve öncelik sıralamasında en önde yer almalıdır. 31 Mart seçimlerinde Türk milleti MHP’ye çok değerli bir destek vermiştir. Bu desteği heba ve heder edemeyiz. Milletimizin güvenini sarsamayız. Hayal kırıklığına uğratamayız. MHP tuzakları boza boza bugünlere gelmiştir. Manşetleri yene yene düştüğü yerden dev gibi doğrularak müstesna bir başarıya imza atmıştır. Bu başarının altında hepinizin payı vardır. İnandık ihanete birlikte direndik. İman varsa imkan vardır dedik. Yolumuza çıkan sırtlanları kenara ittik, sırtımızdaki keneleri el birliğiyle temizledik.

'ŞAŞKINLIKTAN ŞOKA GİRDİLER'

İlkel saldırılara boyun eğmedik. Dedik ki vatan bölünmeyecek, bayrak inmeyecek, ezan susmayacak, Türkiye sonsuza kadar var olacak. Milli bekamız üzerinde oyun oynayanlara sonuna kadar direnç gösterdik. Yapamayacağımızı söylediler. Öyle bir yaptık ki şaşkınlıktan şoka girdiler. Bilmiyorlardı ki küllerimizden yeniden doğarız. Toparlanamaz demişlerdi. 

'KOZAN'DA HAKKIMIZ YENMİŞTİR, MALTEPE'DE ÖNÜMÜZ KESİLMİŞTİR'

Adana Kozan’da hakkımız yenmiştir. Ağrı’da hakkımız gasp edilmiştir. İstanbul Maltepe’de önümüz kesilmiştir. 31 Mart’ta 1389 belediyenin 987’si Cumhur İttifakı’nın siyasi sorumluluğuna verilmiştir. Samanlıkta iğne arayanlar, karanlıktan aydınlığa taş fırlatanlar bu gerçeği örtemezler, hakikatin ışığını perdeleyemezler. 

'CUMHUR İTTİFAKI 31 MART'TAN ZAFERLE ÇIKMIŞTIR'

Biz millet ne diyor ona bakıyoruz. Tarih ne diyor, ecdat ne diyor, onu hissediyoruz. Bunların dışında kim ne söylüyorsa fuzuli laf kalabalığıdır. Münafıkların ilkesizlikleri ayaklarımızın tam altındadır. Kuşkusuz çiğnenmeye müstahaktır. Bir adama bakarsınız adam mı diye, bir de lafa bakarsınız laf mı diye. Karşınızda saf saf dizilen ihanet mangasının ne adamlıktan nasipleri ne de laflarının en ufak kıymeti harbiyesi vardır. Cumhur İttifakı 31 Mart’tan zaferle çıkmıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi güçlü şekilde tescillenmiştir. Kıskanan varsa buyursun kıskansın. Çekemeyen varsa durmasın çatlasın. Biz bu ülkeyi karşılık beklemeden sevdik. Milli birliğimizin yaşatılmasına yemin ettik. Baş göz üstüne dedik, hiç sitem ve şikayet etmedik.

Tarih nice ibretlik olaylara sahnedir. Büyük hevesler büyük düşüncelerin eseridir. Hedefsiz fikir, dümensiz gemi gibidir. Böylesi bir gemi denizde yüzer ama nereye gideceği meçhuldür. Hedefimiz vardır, hevesimiz vardır. Bizi biz yapan değerlerimiz, tüm haşmet ve görkemiyle vakidir. Basit fikirlerden büyük heyecanlar doğmamış, doğmayacaktır. Küçük heyecanlardan büyük ülkülerin yeşermesi de beklenmeyecektir.

Korkarak basit hesaplar yaparak, sinsi hesaplara meyil ederek, egolarımızın boyunduruğuna giderek hiçbir yere gidemeyeceğimiz açıktır. Cesaret akıldan geliyorsa cesarettir, bilgisizlikten geliyorsa cehalettir. Sevmek için yürek, sürdürmek için de emek şarttır. Bizde hem mangal gibi yürek, hem de fedakarlıkla perçinlenmiş emek vardır. Korkaklığın olduğu yerde zafer fikri siliktir. Bizim lügatimizde böyle bir şey yoktur. Şunu unutmayınız ki uzak hedefleri kucaklayan, hayal gibi görünen ülkülerin peşinde koşanlar, gönlü vicdanı büyük olan dava adamlarıdır. Dava adamlarının dilinde imkansız diye bir şey yoktur.  

'ZORU GÖRÜNCE KUYTUYA GİRENLERLE BİRLİKTE YÜRÜYEMEYİZ'

İşte bu ruh sayesinde ihanetlere göğüs geriyoruz. Bu ruh vesilesiyle Türkiye’nin tarihi haklarını korkusuzca müdafaa ediyoruz. Artık öyle bir kavşaktayız ki irade göstermeyenlerle oyalanamayız. Kararının ardında duramayanlarla aynı hedefleri paylaşamayız. Fikrini savunamayanlarla birlikte olamayız. Soluğu kesilince saklanıp, zoru görünce kuytuya girenlerle birlikte yürüyemeyiz.

31 Mart seçimlerinden sonra kötü niyetli hedef sahipleri gün yüzüne çıkmışlardır. Cumhur İttifakı'nı karalamak için organize bir şebeke tedavüldedir. Bilhassa partimizin il genel meclisi seçiminde aldığı yüzde 18,81 oy oranını diline dolayan fırsatçılar fitne nöbetine girmişlerdir. Oy oranımız yüzde 18,81’dir. 18,81 – 1881’dir o da Atatürk’ün doğumudur.

'ALENEN HUSUMET AŞILAMAYA ÇALIŞMAKTADIR'

Emel sahiplerinin maskeleri düşmüştür. Biz bunların alayını biliyor ve tanıyoruz. Ne yapmak istediklerini nereye varmayı planladıklarını fark ediyoruz. Mesela FETÖ’nün fehmisi, Pensilvanya’nın korusu alenen husumet aşılamaya çalışmaktadır. Öteden beri kronik MHP düşmanı olan bu zat, anlaşılan 15 Temmuz’un rövanşını almak için kuyruğa girmiştir.

'ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK GEZİYOR OLMASI HAYRET VERİCİ BİR GARABETTİR'

Bu şahsın halen elini kolunu sallayarak geziyor olması hayret verici bir garabettir. Cumhur İttifakı içinde MHP’nin AK Parti’nin altını oyduğunu öne sürmüştür. Hıyanetin korosu, AK Parti’nin eski güzel günleri canlandırmaya yarayabilecek daha az zararlı bir müttefik bulmasını utanmadan teklif edebilmiştir. Hatta AK Parti’nin kendisiyle daha yakın bir müttefik bulmasını önermiştir. Kızarmayan yüzlü, malum görevli devrededir.

'TÜRKİYE'Yİ YÖNETEN PARTİ BELLİDİR'

İBB seçimindeki organize usulsüzlüklerin ve sandık yolsuzluklarının üstünü örtercesine sonuçların hiç uzatılmadan kabulünü söyleyen bu köksüzün, tekrar başını kaldırması, 15 Temmuz şehitlerine büyük bir haksızlık ve hakarettir. Türkiye’yi yöneten parti bellidir. Cumhurbaşkanımız ve Bakanlar Kurulu görevinin başındadır. MHP ise TBMM’de denge ve denetleme görevinde sorumluluk üstlenmiştir.

'BU NE ŞEREFSİZLİKTİR?'

Eğer yanlış değerlendirmiyorsak, AK Parti’nin bizati altını kazanlarla müttefik olmasını dilemektedir. Bu çürük yumurta ne hakla hangi yüzle yazıp çizmekte, bunları nasıl söyleyebilmektedir? Bu ne şerefsizliktir? FETÖ’nün korusu kime ne anlatıyor? MHP ile AK Parti’nin ittifakından rahatsız olanlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini yıkmak isteyen müptezellerdir. Bizim ittifakımız pazara kadar değildir. çıkar ve pazarlığa da dayalı değildir. Siyasi alışveriş üzerine bina edilmiş değildir.

Cumhur İttifakı Türk tarihinin mirasıyla harcı karılmıştır. Yenikapı ruhunun müktesebatıyla çatısı örülmüştür. 24 Haziran seçimleriyle güçlenmiştir. Cumhur İttifakı Türkiye’dir. Biz gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünüyoruz. Aklımızda sadece Türkiye var diyoruz.