Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da bulunduğu 2'si tutuklu 6'sı firari 16 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, tüm şüphelilerin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 657 sayfalık iddianamede, Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapıcı ve Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu 16 kişi şüpheli, 746 kişi de müşteki olarak yer aldı. 

İddianamede, şüphelilerin "Gezi olayları" olarak anılan ancak bir kalkışma girişimi olan hususlarla ilgili 2011'den itibaren yönlendirme yaptıklarına değinildi. 

Şüphelilerin 2013'te meydana gelen olayların ve eylemlerin finansmanı ile koordinasyonunun sağlanmasına yönelik eylemlerine de iddianamede yer verildi. 

Tüm şüpheliler hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilen iddianamede, bazı şüphelilerin "mala zarar verme", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması", "ibadethane ve mezarlıklara zarar verme", "ateşli silahlar kanuna muhalefet", "nitelikli yağma" ve "nitelikli yaralama" gibi suçlardan da değişen oranlarda hapisle cezalandırılması istendi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, hazırlanan iddianameyi İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. 

"2011 yılından itibaren başlatmaya çalıştıkları..."

İddianamede, "2013 yılında meydana gelen Gezi Parkı olaylarının aslında bir kalkışma girişimi olduğu ve şüphelilerin söz konusu olayları 2011 yılından itibaren başlatmaya çalıştıkları, bu yönde hazırlık yaptıkları" belirtildi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Osman Kavala'nın tutuklu bulunduğu Gezi Parkı eylemlerine ilişkin soruşturma tamamlandı. 

Soruşturma sonunda hazırlanan 657 sayfalık iddianamede, tutuklu şüpheli olarak Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu, firari şüpheli olarak Ayşe Pınar Alabora, Memet Ali Alabora, Can Dündar, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan ve Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, tutuksuz şüpheli olarak da Ali Hakan Altınay, Ayşe Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, İnanç Ekmekçi, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin isimleri yer aldı. 

Tüm şüphelilerin, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edilen iddianamede, şüphelilerin ayrıca Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 312/2. maddesinde yer bulan, "Bu suçun işlenmesi sırasında başka suçların işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ilgili hükümlere göre cezaya hükmolunur." hükmü gereği diğer suçlardan da cezalandırılması istendi. 

İddianamede şüphelilerle ilgili, "hükümete yönelik darbeye teşebbüs" suçunun yanı sıra, müşteki ve mağdur sayısına göre, "mala zarar verme", "nitelikli mala zarar verme", "tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması veya el değiştirmesi", "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme", "ateşli silahlar kanununa muhalefet", "nitelikli yağma" ve "2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlarından da çeşitli oranlarda hapis cezası verilmesi talebi de yer buldu. TCK'da 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülen "mala zarar verme" suçundan şüphelilere ayrı ayrı 409 kez ceza istendi. 

"Gezi Parkı olayları, kalkışma girişimidir"

İddianamede, 2013 yılında Türkiye'de meydana gelen ve kamuoyunda Gezi Parkı olayları olarak bilinen olayların aslında bir kalkışma girişimi olduğu belirtilerek, şüphelilerin söz konusu olayları 2011 yılından itibaren yönlendirme ve başlatmaya çalıştıkları, bu yönde hazırlık hareketlerinde bulundukları anlatıldı. 

Gezi Parkı olaylarının başladığı 2013 yılında kalkışma girişiminin sahneye konulduğu aktarılan iddianamede, bu girişimde olayların ve eylemlerin finansmanı ile koordinasyonunun sağlanması hususunda şüphelilerin fiillerine yer verildi. 

İddianamede, şüphelilerin bu olayların tepe yönetiminde yer almaları sebebiyle ülke genelinde meydana gelen şiddet olaylarından TCK'nın 312/2. maddesi gereği dolaylı fail olarak sorumlu tutulduğu vurgulanarak, şüpheli Osman Kavala'nın başkanı olduğu Açık Toplum Vakfı ve Anadolu Kültür AŞ ile Taksim Dayanışması'nın kalkışmadaki rollerine değinildi. 

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi 

"Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) bağlantısı, ihbar ve ifadeler, Türkiye'yi uluslararası düzeyde zor durumda bırakmak için yapılan faaliyetler, Gezi kalkışmasının sui generis (kendine özgü) yapısı ve unsurları, şüphelilerin eylemleri ve ayrı ayrı değerlendirilmesi" gibi başlıklar olan 657 sayfalık 3 bölümlü iddianamede, 746 kişi müşteki, o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu hükümet kabinesi (Bakanlar Kurulu) ise mağdur sıfatıyla yer aldı. 

Hazırlanan iddianame, başsavcılık onayının ardından İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.