Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından 2019 yılı verileri baz alınarak hazırlanan İGE, Eşitsizliğe Uyarlanmış İnsani Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi ile Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi'ni içeren "Önümüzdeki Sınır: İnsani Gelişme ve Antroposen" başlıklı 2020 İnsani Gelişme Raporu yayımlandı.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgından önceki döneme ait verilere dayalı olarak insani gelişmenin durumunu ortaya koyan raporda, insanların doğa üzerindeki baskısının sona ermemesi halinde küresel salgının dünyanın karşılaştığı son kriz olmayacağı belirtildi.

İnsanlık "Antroposen" çağına giriyor

Raporda, bu yıl ülkelerin karbondioksit emisyonları ve madde ayak izini hesaba katan deneysel nitelikte yeni bir insani gelişme endeksi de yer aldı. 

"Gezegensel Baskılara Uyarlanmış İGE"nin yeni bir küresel tablo ortaya koyduğuna dikkatin çekildiği raporda, 50’yi aşkın ülkenin çok yüksek insani gelişme grubundan düştüğü ve bu durumun ülkelerin fosil yakıtlarla madde ayak izine bağımlılığını yansıttığı ifade edildi. Raporda, hiçbir ülkenin gezegen üzerinde ağır baskı yaratmadan çok yüksek insani gelişmeyi henüz başaramadığı aktarıldı.

İnsanlığın, “Antroposen” veya “İnsan Çağı” olarak adlandırılan yeni bir jeolojik çağa girdiğine işaret edilen raporda, söz konusu dönemde tüm ülkelerin ilerleme yollarını yeniden tasarlamaları ve tüm insanların gelişmesini sağlayacak biçimde, gezegensel baskıların azaltılması için dönüşümü engelleyen güç ve fırsat eşitsizliklerini ortadan kaldırmaları gerektiği vurgulandı.

İlk sırada Norveç yer aldı

Ülkelerin resmi istatistik kurumlarından ve güvenilir uluslararası kurumlardan elde edilen veriler ışığında hazırlanan İnsani Gelişme Endeksi, uzun ve sağlıklı yaşam, bilgiye erişim ile kabul edilebilir bir yaşam standardı gibi 3 temel boyutta ortalama insani gelişme düzeyinin uzun vadeli takibi sonucunda oluşturuldu. 

Dünyada en çok bilinen kalkınma göstergelerinden biri olan endekse göre, İGE'de ilk sırayı 0,957'lik değerle Norveç aldı ve zirvedeki yerini korudu. Bu ülkeyi, 0,955'lik değerle İrlanda ve İsviçre, 0,949'luk değerle Hong Kong ve İzlanda, 0,947'lik değerle Almanya, 0,945'lik değerle İsveç, 0,944'lük değerle Avusturya ve Hollanda, 0,940'lık değerle Danimarka izledi.

Geçen yıl kaydettikleri İGE değeriyle listenin en altında yer alan ülkeler ise 0,394'lük değerle Nijer, 0,397'lik değerle Orta Afrika Cumhuriyeti, 0,398'lik değerle Çad, 0,433'lük değerle Güney Sudan, 0,433'lük değerle Burundi, 0,434'lük değerle Mali, 0,452'lik değerle Sierra Leone ve Burkina Faso, 0,456'lık değerle Mozambik ve 0,459'luk değerle Eritre olarak sıralandı.

Türkiye "çok yüksek insani gelişme" kategorisinde

Türkiye'nin 2019'daki İnsani Gelişme Endeksi değeri 0,820 olarak hesaplandı. Bu değerle Türkiye, 189 ülke arasında 54'üncü oldu ve "çok yüksek insani gelişme" kategorisinde yer aldı.

Türkiye, geçen yıl yayımlanan raporda da 59'uncu sırada yer almış ve ilk kez "çok yüksek insani gelişme" kategorisine girmişti.

Bu dönemde, çok yüksek insani gelişme kategorisindeki ülkelerin ortalama endeks değeri 0,898, Avrupa ve Orta Asya ülkelerinin ortalama endeks değeri ise 0,791 olarak hesaplandı.

İnsani gelişmedeki ilerlemenin ölçütü olan endekste, Türkiye son 29 yılda kayda değer bir gelişme gösterdi. Türkiye'nin 1990'da 0,583 olarak hesaplanan endeks değeri, geçen yıl 0,820'ye çıkarak toplamda yüzde 40,7'lik artış gösterdi.

Kişi başına GSMH 29 yılda yüzde 121,4 yükseldi

Türkiye’de 1990-2019 arasında beklenen yaşam süresi 13,4 yıl artarak 77,7'ye, ortalama öğrenim süresi 3,6 yıl artarak 8,1'e, beklenen öğrenim süresi ise 7,7 yıl artarak 16,6'ya ulaştı. Bu dönemde, ülkede kişi başına Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) yaklaşık yüzde 121,4'lük bir artış göstererek 27.701 dolara yükseldi.

İnsani gelişme dağılımındaki eşitsizliklere uyarlanmış endekste ise Türkiye'nin değeri boyut endekslerinin dağılımındaki eşitsizliğe bağlı olarak yüzde 16,7'lik bir kayıpla 0,683'e düştü.

Çok Yüksek İnsani Gelişme Endeksi değerine sahip ülkelerin eşitsizlik nedeniyle kaybı ortalama yüzde 10,9 olurken, Avrupa ve Orta Asya'da bu oran yüzde 11,9 olarak kaydedildi.

Türkiye cinsiyet eşitsizliği endeksinde 68'inci sırada

Raporda, üreme sağlığı, kadının güçlenmesi ve ekonomik faaliyetler alanlarında toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizliklere ilişkin bulguların yer aldığı Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi de açıklandı.

Kadın ve erkek kazanımları arasındaki eşitsizliklerin insani gelişmede yarattığı kaybı ortaya koyan endekse göre, Türkiye, 2019'da 0,306'lık değerle 162 ülke arasında 68'inci sırada yer aldı.

Türkiye'de parlamentodaki kadın milletvekili oranı yüzde 17,4 olurken, kadınların işgücü piyasasına katılım oranı yüzde 34 olarak kaydedildi.

İGE'yi ülkenin kişi başına karbondioksit emisyonu ve madde tüketim düzeyine göre uyarlayan endekste ise Türkiye, 0,746 değerle 169 ülke arasında 44'üncü sırada yer aldı.