Yargıtay Cumhuriyet BaşsavcılığıFETÖ'nün darbe girişimine ilişkin Gaziantep'te konuşlu 5. Zırhlı Tugay Komutanlığındaki eylemlerle ilgili davada, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan ceza verilen dönemin tank tabur komutanı ile istihbarat astsubayının "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti.

Yargıtay Başsavcılığı, Gaziantep'teki 5. Zırhlı Tugay Komutanlığında FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi esnasında yaşanan eylemlerle ilgili davada, sözde "sıkıyönetim komutanları" listesinde Gaziantep ve Kilis'ten sorumlu komutan olan dönemin tugay komutanı Murat Soysal ile kurmay başkanı Hakan Çınar'a ağırlaştırılmış müebbet hapis ile dönemin tank tabur komutanı Metin Gültekin ve istihbarat astsubayı Osman Tutdu hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından yerel mahkemece verilen cezaları, yapılan itiraz üzerine inceledi.

Yapılan inceleme üzerine hazırlanan tebliğname, Yargıtay 16. Ceza Dairesine gönderildi.

Gaziantep'teki 5. Zırhlı Tugay Komutanlığında 15 Temmuz 2016'da yaşananların hatırlatıldığı tebliğnamede, "Harekat Yıldırım" kodlu usulsüz sıkıyönetim direktifinin harekat merkezine gelmesiyle personelin tugaya çağrıldığı, kurmay başkanının birlik komutanlarıyla saat 23.40'tan 02.00'ye kadar süren uzun bir toplantı gerçekleştirdiği hatırlatıldı.

Komuta destek taburuna ait araçların konvoy halinde çalışır vaziyette garajın çıkışına doğru sıralandığı, personelin silahlı ve hücum yelekli hazır vaziyette beklediği ve komando tugayına ait kobra ve kirpinin arasında bulunduğu 8 askeri aracın tabur binası önüne çekildiği ifade edilen tebliğnamede, tank taburu 1. bölüğünde mürettebat listesinin belirlenmeye çalışıldığı, 8 tankın telsiz çevrimini tesis etmek üzere çalıştırıldığı, 2. bölükte de 7 tankın telsiz çevrimi için çalıştırıldığı ve zırhlı personel taşıyıcıların da telsiz çevrimi için çalıştırıldığı belirtildi.

Tebliğnamede, sanık Metin Gültekin'in harekat merkezindeki toplantıya katıldığı, Şahinbey Belediyesi ve kaymakamlık bölgesinin kendi taburu tarafından kontrol altına alınmasına karar verildiği, bu kapsamda tank mürettebat listesinin (tank komutanı, sürücü, nişancı, doldurucuların tespiti) hazırlanmasını istediği kaydedildi.

Sanık Osman Tutdu'nun da kurmay başkanının talebi üzerine şehir haritası temin ettiği, toplantıda kentteki önemli noktaları işaretlediği, alınan karar uyarınca, birlikte nöbet tutan askerlerin tugay dışına hareket etmesi durumunda yerlerine hangi birliklerin nöbet tutacağına dair nöbet listesini tanzim ettiği bildirilen tebliğnamede, sanık Tutdu'nun il dışında izinli olan binbaşı S.G'ye 01.31'de "Hazır vaziyette bekliyoruz" şeklinde mesaj attığının, S.G'nin "Neyi bekliyorsunuz?" sorusuna "Şehir içi" şeklinde cevap verdiğinin tespit edildiği vurgulandı.

"Kıdem ve tecrübelerine uygun olmayacak davranış gösterdiler"

Tebliğnamede, sanıklar Gültekin ve Tutdu'nun katıldığı harekat merkezindeki toplantıda, sözde yurtta sulh konseyinin bildirisinin TRT'de okunması üzerine darbenin başarılı olduğu kanısının oluştuğu ve şehir merkezi haritası üzerinde birlikteki komutanlara valilik, belediye, kaymakamlık ve havalimanı gibi kritik yerlere birlik gönderilmesi konusunda görev dağılımı yapıldığı ifade edildi.

Tüm dosya kapsamında sanıklar dönemin tugay komutanı Murat Soysal ile kurmay başkanı Hakan Çınar'a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yerinde olduğu belirtilen tebliğnamede, sanıklar Gültekin ve Tutdu hakkındaki kararda ise delillerin yeterince tartışılıp değerlendirilmeden soyut bir şekilde yetersiz gerekçe ile hüküm verildiği kaydedildi.

Sanıkların anılan emirleri hizmete müteallik emir olup olmadığını değerlendirmeksizin kanuna aykırı ve suç teşkil ettiği halde icra ettikleri gibi, statü, kıdem ve tecrübelerine uygun olmayacak şekilde darbe gecesi gelişen olaylara göre pozisyon aldıklarına değinilen tebliğnamede, "Ülke genelinde darbeye teşebbüs eden askerlerin gözaltına alınmaya başlaması haberlerinin yayılması üzerine, darbe girişiminin başarısız olması kanaati oluştuğundan kurmay başkanı tarafından yapılan planlamaların ve tugay çıkışının gerçekleşmediği anlaşılmıştır." ifadeleri yer aldı.

Sanıkların rütbe, kıdem ve mesleki yeterlilikleri nazara alındığında kanunsuz olan ve suç teşkil ettiği hemen anlaşılan "harekat yıldırım" kodlu usulsüz sıkı yönetim direktifi uyarınca icrai faaliyette bulundukları aktarılan tebliğnamede, şöyle denildi:

"Bahse konu anılan eylemler ile 'anayasayı ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçuna müşterek fail olarak iştirak ettiklerinin anlaşılması karşısında ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları yerine delillerin yetersiz ve hatalı değerlendirilmesi sonucu 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan karar verildiği, bu nedenle kararın bozulması talep olunur."

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, dosyayı inceleyip karar verecek.

Karar

Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesince, 21 Mayıs 2018'de sözde "sıkıyönetim komutanları" listesinde "Gaziantep ve Kilis'ten sorumlu komutan" olarak yer alan dönemin tugay komutanı eski tuğgeneral Murat Soysal ile kurmay başkanı eski yarbay Hakan Çınar'a "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, eski yarbay Metin Gültekin'e "silahlı terör örgütü üyesi olmak" ve "devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme" suçlarından 18 yıl 9 ay, eski astsubay Osman Tutdu'ya da "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verilerek, tutukluluk hallerinin devamına hükmedilmiş, tutuksuz sanıklar Alparslan Kahraman, İlhan Kayadibi ve Mesut Dündar hakkında beraat kararı verilmişti.