Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,11 Ağustos'ta Batı Karadeniz bölgesinde etkili olan aşırı yağışlar sonucunda sel ve su baskınlarının meydana geldiği Kastamonu'nun Bozkurt ilçesine gitti.

Sel ve heyelan sonrası Kastamonu'ya giden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, cuma namazını Bozkurt Yeni Camii'nde kılması ve vatandaşlara hitap etmesi bekleniyor.

Hitabın ardından ilçede kurulan Jandarma Genel Komutanlığı Mobil Harekat Merkezine geçmesi beklenen Erdoğan, burada gerçekleştirilecek koordinasyon toplantısına başkanlık edecek ve bölgedeki çalışmalar ile son duruma ilişkin yetkililerden bilgi alacak.

"Sel yaşanan illerde 1720 kişi güvenli bölgelere tahliye edildi"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sel felaketinin yaşandığı Bartın'da 323, Kastamonu'da 925, Sinop'ta ise 472 vatandaşın helikopter ve botlarla güvenli bölgelere tahliye edildiğini açıkladı.

Altın, Twitter'dan yaptığı açıklamada şunları kaydetti;

Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı bölgelerde olacak. Olay anından itibaren bölge halkı için yüreği çarpan Cumhurbaşkanımız bölgede incelemelerde bulunacak, son durumu yakından takip edecek.

"Vatandaşımız helikopter ve botlarla güvenli bölgelere tahliye edilmiştir"

Sel afetinin ilk anından itibaren, AFAD harekete geçmiş; tüm çalışma grupları ve temsilcileriyle çalışmaya başlamıştır. İçişleri, Çevre ve Şehircilik, Ulaştırma ve Altyapı bakanlarımız hemen bölgeye intikal etmiş, arama kurtarma çalışmalarına bizzat katılmışlardır. Bartın’da 895, Kastamonu’da 2466, Sinop’ta 1556, toplamda 4517 personelle arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir. Bartın’da 323 vatandaşımız, Kastamonu’da 925 vatandaşımız, Sinop’ta ise 472 vatandaşımız helikopter ve botlarla güvenli bölgelere tahliye edilmiştir.

Türk Kızılay tarafından sel bölgelerinde toplam 217 personel/gönüllü, 9 ikram aracı ve 42 araç görev yapmakta olup; 19.170 sıcak yemek, 17.072 kumanya, 138.726 ikramlık malzeme dağıtımı yapılmıştır. Bölgede bulunan gönüllüler, sivil toplum ve insani yardım kuruluşlarımız da çalışmalarına AFAD ve ilgili diğer kamu kurumlarımızla tam koordinasyon içerisinde devam etmektedir. Bu kuruluşlarımıza ve gönüllülerimize yürekten teşekkür ediyoruz.

"Sosyal medya üzerinden toplumda bir infial ortamı oluşturulmak istenmektedir"

Bu vesileyle hatırlatmak isteriz ki bugün, toplum yaşamını, kamu düzenini ve demokrasiyi tehdit eden faktörlerin başında sistematik yalan ve dezenformasyon kampanyaları gelmektedir. Hassas dönemlerde sosyal medya üzerinden toplumda bir infial ortamı oluşturulmak istenmektedir. Halkımızın insani ve vicdani duygularını istismar etmeye yönelik bu gayri ahlaki kampanyalara milletimiz, asla fırsat vermeyecektir.

Bir kez daha resmi kaynaklardan doğruluğu teyit edilmemiş hiçbir haber ve görüntüye itibar edilmemesini istirham ediyoruz.