Dünyada yeni tip koronavirüse karşı bağışıklık sağlamayı amaçlayan aşı çalışmaları, bir yıldan kısa sürede ilk sonuçlarını verdi. Geçen yılın sonunda Çin'de ortaya çıkan Kovid-19, 200'den fazla ülke ve bölgeye yayılarak salgına dönüştü. Seyahat kısıtlamaları, karantina ve sosyal mesafe tedbirleri virüsün küresel olarak yayılmasını durdurmayı başaramazken, salgından çıkışın umudu olarak görülen aşıyı geliştirme çalışmaları aynı anda birçok ülkede yürütülmeye başlandı. Dünyanın birçok ülkesinde üniversiteler, araştırma kuruluşları, biyoteknoloji ve ilaç şirketleri, Kovid-19'a karşı bağışıklık sağlayacak potansiyel aşıyı geliştirmek üzere hummalı bir çabaya girişti. Hükümetler ve uluslararası kuruluşlar, aşı çalışmalarına daha önce görülmemiş miktarlarda mali kaynak sağlarken, ilaç şirketleri henüz klinik deneme aşamasındaki aşılardan yüz milyonlarca doz üreterek büyük riskler aldı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 2 Aralık itibarıyla dünya genelinde 52 Kovid-19 aşı adayı, klinik denemelerle insanlar üzerinde test edilirken, 163 aşı adayı da klinik öncesi geliştirme aşamasında bulunuyor. Klinik deneme aşamasına geçen 52 potansiyel Kovid-19 aşısından 23'ü birinci, 16'sı ikinci, 13'ü ise üçüncü aşamada insanlar üzerinde test ediliyor. Klinik denemelerde başarı kaydeden aşıların bu aydan itibaren yaygın kullanımına başlanabileceği ifade edilirken dünya çapında üretim ve dağıtım hazırlıkları yapılıyor.