Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

Hatay'da askerlerimize destek için bir sını karakolumuzu ziyaret eden sanatçı, sporcu ve medya mensuplarımzla da buluşarak Mehmetçiklerimize moral verdik, yanlarında olduğumuzu gösterdik. Tabii bu durum birlerini rahatsız etmiş olmalı ki oraya giden sanatçılarımıza olmadıok ifadelerle hakaret etmeye kalktılar. 

Gerek biz, gerekse sanatçılarımız hakettikleri cevabı kendilerine verdik. Buna rağmen hala, 'nasıl olur da bu ülkenin bir sanatçısı askerine desteğe giden sanatçıya kem söz söyleyebilir inanın aklımız almıyor. Bununla da kalmadı. Aynı şekilde tabii şahsıma olan hakaretler yine tavan yaptı. Tabii bütün bulnar karşısında maalesef zaman zaman bunlara gereken cevabı siz vermeyin biz verelim diyen arkadaşlarımız var. Tamam da sözün şiddeti önem arzediyor. Bunlarla ilgili olarak şunu unutmayın ki; bulunduğumuz makam bu hakaretleri kabul eden makam değildir.Bulunduğumuz makam o kişilere akıllarının alacağı şekilde gerektiğinde cevabı vermesi gereken makamdır.

Değerli kardeşlerim şimdi duydum ki Hatay’a gidiyormuş. Hayırdır ya, günaydın. Ne oldu? O zaman yapman gereken bir şey var. Postalın eksikse sana postal da gönderelim. Olur ya parka falan eksikse onu da gönderelim. Şunu bir defa bilmen lazım. Bu ülkede biz doğduk, askerimizle yürüyoruz. Mehmetçiğimizle doğduk, Mehmetçiğimizle yürüyoruz. Afrin’de ne işiniz var, Afrin’in merkezine kadar sakın girmeyin’ diyen siz değil miydiniz? İşte biz size rağmen Fırat Kalkanı Harekatı’nı yaptık. Biz bay Kemal’e rağmen Zeytin Dalı Harekatı’nı yaptık. Bu sabah itibarıyla etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4 bin 71. Herhalde gözyaşı dökmeyi de unutmazsın. Onlarla zaten kol kola gezdin, yürüdün, şimdi bir de gözyaşı dökmeyi ihmal etme. Bunların dışında Kuzey Irak’ta etkisiz hale getirilen terörist sayısı 337. Bu da bitmedi, yurt içinde etkisiz hale getirilenlerin sayısı 165. Değerli kardeşlerim bu mücadele sonuna kadar kararlılıkla devam edecek. Tek terörist bu ülkede evvel Allah kalıncaya kadar bu mücadelemizi devam ettireceğiz. Aksi takdirde şehitlerimize bunun hesabını veremeyiz.

Değerli kardeşlerim, biz özellikle bunoktada şehitlerimizi yalnız koyamayız, onların ailelerini yalnız koyamayız. Biz şehitlerimizle beraberiz. Biz ‘Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler siz anlamazsınız.’ Ama şu anda bay Kemal ve onunla beraber iş birliği yapan koalisyon ortakları, onların böyle bir derdi yok, onlar bundan anlamazlar, onların bu noktada hassasiyeti yok. Onlar bundan anlamazlar çünkü onların derdi bu ülkeyi parçalamaktı. Bay Kemal, sen Hakkari’deki mitingini yaptığın zaman bir tane Türk bayrağı var mıydı onu söyle. Orada o zaman işte bu malum partinin destekleriyle gittin miting yaptın. Yapamazsın, sende bu irade yok, bu güç yok. Sende op güç olsaydı biz seni oradan tanır bilirdik.

Biz, 15 Temmuz hareketinden sonra kendisine Yenikapı Mitingi için davet gönderdiğimde bize önce ‘hayır’ dedi, baskılar aldı baskılar sonucunda son akşam geleceğine dair haber geldi. Bunları bilmemiz lazım. Bunları milletime anlatayım ki bu adamın ne olduğunu artık herkes anlasın, cibilliyetini anlasın. Karakter başka bir meseledir. Bu davada özellikle devletine darbe yapacak, bu darbeye karşı tavır alma ayrı bir meseledir. Onun öyle bir meselesi yok.

Adalet Yürüyüşü’nde yanında kimler var? Terör örgütüyle iç içe olanlarla kol kola yürüyüş yapıyor. İşte bunun hesabını sorma zamanı geliyor. Sandık, önümüze geldiği zaman bunun hesabını sormaya var mıyız? Fakat bu sözle lafla olmuyor. Çalışarak olacak, kapı kapı dolaşarak olacak.

2 Nisan’da İstanbul’da yapımı tamamlanan 80 okul ile 59 okulun spor salonunun açılış törenine katıldık. Toplam derslik sayıları 2047 olan 805 trilyon liralık bu eğitim yatırımlarının bir kez daha İstanbul’a ve İstanbul’a hayırlı olmasını diliyorum.

Değerli kardeşlerim Salı günü ülkemiz açısından tarihi bir hadiseye şahitlik ettik. Şimdi sloganla bazı şeyleri arada kaybetmeyelim. Bunları iyi öğrenelim, iyi bilelim. Nedir bu? Türkiye’de bir ilk ve bu ilki kim yapıyor? AK Parti yapıyor. O da Mersin Akkuyu’da Türkiye’nin 60 yıllık rüyası olan ilk Nükleer Güç Santrali’nin temelini Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin ile canlı bağlantıyla attık. 4 etabı olan bu güç santralinin yatırım bedeli yaklaşık olarak 22 milyar doları bulacak. Akkuyu Nükleer Güç Santrali tüm reaktörleriyle devreye girdiğinde Türkiye’nin elektrik tüketiminin yüzde 10’unu tek başına orası karşılayacak.

İlk ünitesini 2023 yılında devreye almayı hedeflediğimiz bu santralle Türkiye dünyada az sayıdaki nükleer güç santrali sahibi ülkeler arasına girmiş olacaktır. Ondan sonra inşallah bunun ikinci projemiz, üçüncü projemiz arka arkaya takip edecek. En son teknolşojiyle inşa edilecek santraln bir kez daha ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Gençlerimiz şu anda Rusya’da eğitim alıyor ve peyderpey gelmeye başlıyor. İlk etapta 3500 istihdam ve daha sonra inşaat süresince 10 bin kişinin istihdam edileceği bir süreç. Hem istihdam hem bir taraftan da artık bu işlerin nasıl yapılacağını öğrenen bir ülke.

Aynı gün Rusya ile Üst Düzey İşbirliği Konseyi toplantımızın 7’ncisini gerçekleştirdik. Biz sayın Putin’le baş başa görüşürken bakanlarımız ve kurumlarımızın yöneticileri de muhataplarıyla bir araya geldi. Hep birlikte yaptığımız değerlendirme toplantısıyla ise gündemimizdeki tüm hususları detaylı bir şekilde ele alma imkanı bulduk. Rusya’yla biliyorsunuz, enerjiden savunma sanayisine, turizmden tarıma kadar çok geniş bir alanda, çok derinlikli ilişkilerimiz var.

Bu toplantıda diğer hususların yanı sıra yakın işbirliği içinde olduğumuz bölgesel meseleleri de ayrıntılı bir şekilde görüştük. Ticaret hacmimiz şu anda Rusya ile 22 milyar doları buldu ama bizim hedefimiz 100 milyar dolar. Rusya’yla önümüzde kullanılmayı bekleyen daha bir çok fırsat olduğunu biliyoruz. Akkuyu ve TürkAkım gibi enerji projeleriyle S-400 gibi savunma sanayii projelerinin lokomotifliğinde bu fırsatları imkana çevireceğimize inanıyorum.

Çarşamba günü ise Rusya ve İran’la birlikte ilkini Soçi’de yaptığımız zirvenin ikincisini Ankara’da gerçekleştirdik. Rusya ve İran’la Suriye krizinin çözümünde bir dönüm noktası olan bu zirveleri ve aramızdaki yakın işbirliğini devam ettirmekte kararlıyız. Bununla kalmıyoruz, üçüncüsü inşallah Tahran’da olacak. Ama bu vesileyle burada bir gerçeği söylemem lazım. Doğu Guta ve Duma, bu katliamı yapanları lanetliyorum. Kimden gelirse gelsin, bu katliamı yapanlar bunun hesabını, bunun bedelini kesinlikle ağır ödeyeceklerdir.

Değerli kardeşlerim, bununla ilgili görüşmelerimizi, çalışmalarımızı da sürdürüyoruz. Dün sayın Putin’le bir telefon görüşmem oldu. Görüşmeler bugün yarın yine aynı şekilde devam edecek.

Perşembe günü çok sayıda kabullerimizden birini de 5 Nisan Avukatlar Günü vesilesiyle bir grup avukatımızla yaptık. Kendileriyle gerek avukatlarımızın ve hukuk sisteminin genel meseleleri gerekse halen devam eden FETÖ davaları konusunda samimi sohbetimiz, değerlendirmelerimiz oldu. Sağ olsun bu avukat arkadaşlarımız bütün bu davaları sürekli takip ediyorlar. Asla esneme yok, sürekli takip ve bunların yanında tabii şu anda polis teşkilatımızın da kuruluş yıl dönümünü bugün kutluyoruz.

Bunca yıldır değerli kardeşlerim, verdiği şehitler Allah’tan şehitlerimize rahmet diliyorum. Geride kalan ailelerine sabırlar temenni ediyorum ve şu anda da yine polis teşkilatımızın içinde görev alan tüm kardeşlerime bu vesileyle başarılar Allah’tan niyaz ediyorum. Rabbim yar, yardımcıları olsun.

Cuma günü genel merkezimizde Merkez Kara ve Yönetim Kurulu’muzla aylık mutat toplantımızı yaptık. Cumartesi günü Aydın ve Denizli, Pazar günü ise Siirt ve Van İl Kongrelerimize katıldık. Gerçekten Aydın muhteşemdi, Denizli muhteşemdi. Aynı şekilde Siirt Kongre’miz muhteşemdi, Van Kongre’miz muhteşemdi.

Bildiğiniz gibi biz kongrelerimizi kapalı salonun içinde veya spor salonunda yapmıyoruz. Önce salonun dışında adeta bir meydan mitingi gibi yapıyoruz, ardından salon içine geçiyoruz. Kongrelerimiz vesilesiyle ziyaret ettiğimiz tüm illerimizde gördüğümüz yakın ve samimi ilgiden gördüğüm memnuniyeti bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Kayseri, İzmir ve İstanbul İl Kongrelerimizle ki Kayseri artık sadece kadın kollarının kongresi kaldı. Dolayısıyla şu anda İzmir ve İstanbul İl Kongrelerimizle bu maratonu nihayete erdiriyor ve büyük kongremize hazır hale geliyoruz.

Değerli kardeşlerim dün de Külliye’mizde ülkemiz için çok önemli gördüğüm bir tanıtım toplantısında Sayın Başbakan’la birlikte bulunduk. Bu törenle Proje Bazlı Teşvik Sistemi’ni tanıttık ve 2017 yılında hazırlıkları tamamlanan 19 firmamıza ait 23 projeye ilişkin teşvik belgelerini sahiplerine teslim ettik. Yatırım bedeli 135 milyar lira. Doğrudan istihdamı 34 bin kişi, dolaylı istihdamı 134 bin kişi olan bu projelerle ihracatımızı 6 milyar doların üzerinde artırıyor ve ithalatımızı da 12 milyar doların üzerinde azaltıyoruz. Böylece geçtiğimiz yıl 47 milyar doları bulduğumuz için eleştiriye uğradığımız cari açığımızda 19 milyar dolarlık bir iyileştirmenin temelini atmış bulunuyoruz.

Göreve geldikten sonraki ilk ziyaretlerinden birini ülkemize yapan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sayın Ceenbekov’u Külliye’mizde ağırladık. Sayın Ceenbekov ile başta FETÖ ile mücadele olmak üzere iki ülkenin güvenliği, huzuru ve ilişkilerinin geleceği açısından kritik meseleleri ele aldık. İnşallah Kırgız makamlarıyla el ele verip FETÖ’yü bu ülkede de tasfiye edeceğiz.

İşte son Gabon 3 tane önemli FETÖ’cüyü hamdolsun onlar da ülkemize teslim etti. Gideceğiz, nereye kaçarlarsa kaçsınlar, onlar kaçacak biz kovalayacağız. İşte Kosova’dan 6’sını aldık, şimdi Gabon’dan 3’ünü aldık. Milli İstihbarat Teşkilatı’mız kovalıyor. Şimdi bakalım yenisi nereden çıkacak.

Değerli arkadaşlar her defasında şu ana muhalefetin başındaki zatı artık kale almayayım, zırvalarına cevap vermeyeyim diyorum ama milletimize olan sorumluluklarımız en azından bazı konularda bizi harekete geçmeye zorluyor. Bu zat geçtiğimiz günlerde Roman vatandaşlarımızla bir araya gelmiş. İyi demiş, ihtiyacı var, çok önemli. Grup kürsüsünde kendin çal oyna misali zırvalayacağına hiç değilse gerçek hayatın içine girmiş. Tabii niyet bozuk olunca her nasılsa bu zat en makul işi bile skandal haline getirmeyi başarıyor. Geçmişte Suriyeli kardeşlerimiz için sıkça kullandığı nefret dilini bu defa güya Roman kardeşlerimiz tahrik etmek üzere yeniden devreye almış.

Biliyorsunuz bu zat 2014 yılında Suriyeliler için çocuklar dilenci, kadınların ne olduğunu bir araştırın demişti. Vatana ihanet etmek bir buçuk milyon Suriyeliyi Türkiye’ye sokmak demektir sözlerini edebilmiştir. Aynı zat, 2015 yolunda kusura bakma deyip Suriyelileri kendi ülkelerine göndereceğiz demişti.2016 yılında bu defa Suriyelilerin yer altı dünyasının önemli aktörleri olacağı düzenimizi bozacağı kehanetinde bulunmuştu. Hatta hızını alamayıp demokrasi bakımından Suriye ile Türkiye’yi karşılaştırmıştı. Bu yıl ise Suriyeli sayısına ve bunlara harcanan para miktarına taktı.

Ayrıntılar geliyor...