Yaklaşık 10 gün önce İstanbul’dan Bingöl’e gelen Diken, vefat eden annesi ve babasının bulunduğu aile mezarlığını ziyaret etti. Burada, kendi ve eşi için de mezar yeri ayarlanmasını isteyen Diken, 17 Haziran’da bir kepçe operatörüyle görüşerek mezar kazım işlemini gerçekleştirdi.
"Benim mezarım, hazırlığımı yaptım"
Diken, mezar kazılırken o anları cep telefonuyla kaydederek iş yerinde ziyaret ettiği bir arkadaşına izlettirdi. Görüntülerde arkadaşlarının “Bu kimin mezarı?” sorusuna Diken’in gülümseyerek, “Benim mezarım, hazırlığımı yaptım. İki tane yaptırdım. Biri de eşimin.” dediği görülüyor.
Havalimanına Giderken Kalp Krizi Geçirdi
18 Haziran’da İstanbul’a dönmek için hazırlık yapan Diken ve eşi, Bingöl Havalimanı’na gitmek üzere taksi çağırdı. Ancak evden çıkmaya hazırlandığı sırada Diken aniden fenalaştı. Kalp krizi geçiren Diken, Solhan Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Tesadüf mü, Kader mi?
Muzaffer Diken’in ölümünün hemen öncesinde kendi mezarını kazdırması ve bu anları kayda alması, yakın çevresinde büyük üzüntü ve şaşkınlık yarattı. Diken’in hazırlığını tamamladıktan sadece bir gün sonra yaşamını yitirmesi, “tesadüf mü, yoksa kader mi?” sorularını akıllara getirdi.