Makalenin öne çıkan başlıkları şöyle:
"Filistin Devleti'ni tanıyın!"
Makalede çatışmalar, kuralsızlıklar, terör saldırıları, salgınlar, iklim felaketleri, derinleşen adaletsizlik ve eşitsizlikler gibi konu başlıklarına değinen Erdoğan "Adil bir barış; Filistin halkının 1967 sınırları temelinde, bağımsız, toprak bütünlüğüne sahip ve başkenti Doğu Kudüs olan bir devlete kavuşmasıyla mümkündür. Bu, Orta Doğu’da kalıcı barış ve istikrar için bir zorunluluktur. Dünya devletlerine çağrımız nettir: 'Filistin Devleti’ni tanıyın" açıklamasını yaptı.
"Türkiye, dış politikasının merkezine diyalog ve ara buluculuk diplomasisini yerleştirmektedir."
İkinci Dünya Savaşı sonrası barış ve güvenliği korumak için kurulan Birleşmiş Milletler, bugün karşı karşıya kaldığımız buhranlar ve çatışmalar karşısında ne yazık ki asli fonksiyonunu yerine getirememektedir. Adalet ve eşitlik iddiasıyla kurulan BM’nin en önemli organı olan Güvenlik Konseyi, bölgesel ve küresel krizlere ilişkin karar alma süreçlerinde sadece beş ülkenin iradesi ve çıkarlarına mahkûm edilmiştir.
BM’nin etkinlik kaybının sebep olduğu boşluk ve çok katmanlı jeopolitik sınamalara rağmen Türkiye, dış politikasının merkezine diyalog ve ara buluculuk diplomasisini yerleştirmektedir.
"Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine saygı” ilkesini savunmayı sürdüreceğiz."
Bölgesel istikrar açısından bir diğer önemli ülke Suriye’dir. Bugün tüm Ortadoğu coğrafyasının istikrarı için Suriye’nin yeniden inşası ve ihyası kaçınılmazdır. Suriye’nin geleceğine dair atılacak her adımda öncelikle Suriyelilerin menfaati gözetilmelidir. Türkiye, Suriye halkının iradesini dışlayan, ayrılıkçı emellere ve terör örgütlerine alan açan her türlü girişime karşı çıkmaktadır.