Bakanı Göktaş, her çocuğun öğrenme sürecinde eşit fırsatlara sahip olmasının temel öncelikleri olduğunu belirtti. Öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklara sadece eğitimde değil, sosyal yaşamda da destek sağladıklarını vurgulayan Göktaş, aile danışmanlığı ve psikososyal destek programlarını yaygınlaştırdıklarını ifade etti.
Disleksi gibi özel öğrenme güçlükleriyle yaşayan bireyler için "Türkçe Kolay Dil" uygulamasını geliştirdiklerini söyleyen Göktaş, kamu dilinin sadeleştirilerek bilgiye erişimin kolaylaştırılacağını belirtti. STK'larla iş birliği içinde yürütülen çalışmaların, çocukların ve ailelerin yaşamına umut ve güç kattığını dile getirdi.
2025’in "Aile Yılı", önümüzdeki dönemin güçlü sosyal politikalarının başlangıcı olarak görülüyor. Göktaş, disleksinin bir eksiklik değil, farklı bir düşünme biçimi olduğunun altını çizerek, bu farklılığın yaratıcı ve yenilikçi potansiyel taşıdığına inandıklarını söyledi.
Göktaş, "Eğitimcilerin, rehber öğretmenlerin ve ailelerin iş birliğiyle bu süreci güçlendirmek zorundayız. Yani her bir çocuk için bireyselleştirilmiş eğitim programları, farklı öğrenme yollarını destekleyen materyaller ve sabırla örülmüş bir destek ağı. İşte öğrenme güçlüğüyle baş etmenin en etkili yolu budur.
Aile ve Nüfus 10 Yılı' da bu yeni vizyon doğrultusunda, Türkiye'nin demografik yapısını, sosyal bütünlüğünü ve aile temelli kalkınma anlayışını güçlendirecek bir dönem olacak. Bu kongrenin, bundan sonra disleksiyle yaşayan bireylerin yaşadıkları zorlukları değil, başarılarının konuşulacağı bir zemin oluşturacağına inanıyorum." dedi.